25 Ocak 2015 Pazar

Kişisel Tavsiyeler 2

    Umre ibadetini yaparken grubunuzla birlikte Harem ya da Mikat sınırlarından birine gidip ihrama girdikten sonra Mescid-i Haram'a geleceksiniz. Her zaman grupla hareket etmek zorunda değilsiniz. Bu ritüel her ne kadar sizi ürkütse ve gözünüzde büyüse de bir kez umre yaptıktan sonra herşeyi öğreneceksiniz ve aslında o kadar da karmaşık olmadığını göreceksiniz. Bu noktada size tavsiyem en az birkaç kere yalnız umre yapmanızdır. Umre ibadeti haricinde ihrama girmeden de tavaf yapabilmektesiniz. En azından yalnız tavaf yapmalı ve o çoklukta aslında ne kadar küçük bir yer kapladığınızı görmelisiniz. Bunu grupla umre ya da tavaf yaparken çok hissedemeyebilirsiniz. Ama insan yalnız hareket ettiğinde bunu kalbinde hissedebilir.

     Ne kadar yorgun ve uykulu olursanız olun tüm namazlarınızı Mescid-i Nebevi'de ya da Mescid- Haram'da kılmanızı tavsiye ediyorum. Özellikle sabah namazları konusunda tembellik edebiliriz. Ama o günler belki bir daha elimize hiç geçmeyecek anlardır. Bu sebeple bunu en iyi şekilde değerlendirmeliyiz. 

     
Ravza-i Mutahhara

      Özellikle bayanların ellerinden geldiğince kendilerine ayrılan zaman içerisinde Ravza ziyaretlerini kaçırmamalarını tavsiye ediyorum. Çünkü orası cennetten bir bahçedir ve sadece o alandaki halı yeşil renktedir. Yeşil halıda ne kadar çok namaz kılınırsa o kadar iyi. Daha sonradan çok özleyeceğimiz şeyleri ne kadar çok görürsek o kadar iyi.

Ravza'nın İçi - Yeşil Halı


       Son olarak, orada geçireceğiniz zaman hayatınızın en güzel günleri olarak hatıralarınızda yer edecek. Orada en çok ihtiyaç duyacağınız şey belki de sabırdır. Karşınıza çkan herşeye sabretmelisiniz. Kimseyle ilgilenmemeli ve kendi işlerinizle ilgilenmelisiniz. Sizlere en çok ihtiyaç duyacağınız şeyleri tavsiye etmeye çalıştım. Umarım her biriniz gençken yeterli vakti ve nakdi bulup umre ve hac ibadetini yaparsınız. Çünkü daha önce de belirttiğim gibi, bu idabetler bedenle yapılmaktadır ve gençlikte bunu daha iyi yerine getirebiliriz.


Kişisel Tavsiyeler

   Bu bölümü umreye gitmek isteyen kimseler için daha önce umreye gitmiş biri olarak yazmak istiyorum. Vereceğim tavsiyeler basit ve küçük gibi görünebilir ama büyük önem arzetmektedir.

Uzun saatler boyunca otelinize geri dönemeyebilirsiniz ve yiyecek birşey almaya vaktiniz olmayabilir. Ki heryerde hızlı atıştırmalık ürünler bulunmuyor. Bu yüzden seyahatinize başlamadan önce yanınıza fındık, leblebi, badem, ceviz, kuru üzüm, kuru kayısı gibi kabuksuz kuruyemiş ürünleri almanızı tavsiye ederim. Yine Türkiye'den görtüreceğiniz buzdolabı poşetinin içine bu kuruyemişlerden koyup çantanızda her daim bulundurmalısınız.
 Bu gibi kuruyemişler sizi hem tok tutar hem de enerji verir. Ayrıca kırık dökülmeyecek olan kraker benzeri yiyecekler de alabilirsiniz.

  

   İhramda bulunduğumuz süre boyunca kokulu maddeler kullanamayacağımız için ellerimizi yıkamak istediğimizde sabun da kullanmamız yasaktır. Bu sebeple yanınızda kokusuz sabun bulundurmalısınız. 

    Umre ibadeti bedenle yapılan bir ibadettir. Her ne kadar ihramda olduğumuz süre içinde terlik ya da ayakkabı kullanmamız yasak olsa da dışarıda da çk vakit geçirmekteyiz. Uzun saatler boyunca ayakta kalmak zorundayız ve bu sebeple ayakkabı ya da terlik tercihimizi iyi yapmalıyız. Ben kişisel olarak ayakkabı almanızı tavsiye etmiyorum. Belki sandalet alabilirsiniz. Ama terlik orada kullanım açısından çok daha rahat. Öncelikle kendinize kalın ve yumuşak tabanlı terlikler seçmelisiniz. Bunun için ameliyat terliği tarzındaki plastik terlikleri bile tercih edebilirsiniz. Evet, bir Türk olarak o terliği ayağımız giymek zor bir durum ve eğer Türkiye'de bunu yapsak gülünç duruma düşebiliriz. Ama orada ayıp diye bir şey yok. Kimse kimsenin ne giydiğiyle ilgilenmiyor. Sanki dünya dışı bir yer gibi. Bu yüzden siz oradaki vaktinizi en iyi ve verimli şekilde geçirebilmek için bedeninize iyi bakmalısınız.
   Dediğim gibi uzun saatler yürüyeceğimiz ve uykusuz kalacağımız için bedenimiz yorgun düşecek. Bu yüzden gitmeden önce yanınıza ağrı kesici kaş gevşetici merhemler ve kremler almanızı tavsiye ederim. Ayrıca antibiyotik, ağrı kesici ve grip ilaçları tarzında ilaçlar da alabilirsiniz. Suudi Arabistan'ın havası çok kuru olduğu için nemlendirici krem de almalısınız.
    

Medine Ziyareti

    Umre ibadeti tamamen Mekke şehrinde yerine getirilebilse de, umreye gittiğimizde günlerimizin hemen hemen yarısını da Medine'de geçiririz. Medine Hz. Muhamed'in kabrinin bulunduğu şehirdir. Kabir Mescid-i Nebevî'nin içinde bulunur. Kadınlar için günde dört defa ravza ziyareti vardır. Erkekler ise istedikleri an ravza ziyareti yapabilmektedirler.

Mescid-i Nebevi
    Ravza ziyareti bir kabir ziyaretinden başka bir şey olmayıp orada batıla düşmekten, Rasulullah'tan dilek dilemekten kaçınılmalıdır. Ravza temiz bahçe demektir. Bu tabir; Mescid-i Nebevi'deki Peygamberimiz (a.s.)'in kabri ile minberi arasındaki bölüme denir. 10x20 = 200 metrekarelik bir alandır. Peygamberimiz (a.s.), "Evimle minberim arası, cennet bahçelerinden bir bahçedir." demiştir (Buhari, Fadlü's-Salat. 6) Mescid-i Nebevi'nin fazileti hakkında Hz. Muhammed şöyle buyurur: "Fazla sevap umarak, içinde namaz ve ibadet için şu üç mescid dışında hiç bir mescid için yolculuk yapmak uygun olmaz: Mescid-i Haram, Mescid-i Nebevi ve Mescid-i Aksa" (Tecrid, IV,199); Benim şu mescidimde kılınan bir namaz, Mescid-i Haram dışında, diğer mescidlerde kılınan bin namazdan (sevap yönüyle) daha hayırlıdır" (Tecrid, IV, 249)  Bu hadislere baktığımızda, Mescid-i Nebevi'de bol bol namaz kılarak dua etmeliyiz.

 
    Resimde Yeşil Kubbeyi görmekteyiz. Hz. Muhammed'in kabri bu kubbenin altına denk gelmektedir.

22 Ocak 2015 Perşembe

İhramdan Çıkış

    Kişi sa'yın son şavtını da bitirdiğinde Merve Tepesi'ne ulaşır ve sa'y bitmiş olur. Bu aynı zamanda umresinin de tamamlandığını ve ihramdan çıkmaya hazır olduğunu gösterir. Kişi saçını keserek ya da tıraş ederek ihramdan çıktığında, umre ibadetini de tamamlamış olur.

    İhramdan çıkış saçları tıraş etmekle ya da bir kısmını kesmekle olur. Bayanlar da saçlarının bir kısmını uçlarından keserek ihramdan çıkabilirler.
 
    Saçları tıraş ederek ya da kısaltarak ihramdan çıkmak, Hanefi, Maliki ve Hanbeli mezheblerine göre vacip, Şafiî mezhebine göre farzdır. Farz ve vacip hükmü mutlaka yerine getirilmesi gerektiğini gösterir. Kişi eğer saçlarını kesmez ya da tıraş etmezse, ihramdan çıkmamış olur ve ihram yasakları hâlâ devam etmektedir.Kişi bu yasaklara aykırı bir şey yaparsa, cezasını da yapmak zorundadır.

    İhramdan çıkışta Hanefî mezhebine göre başın en az dörtte birini tıraş etmek ya da kısaltmak gerekir. Maliki ve Hanbeli mezheplerine göre başın tamamını tıraş etmek veya kısaltmak gerekir. Şafii mezhebine göre ise en az üç saç teli kesmek kâfidir. Bununla birlikte, erkeklerin saçlarını tıraş etmesi kısaltmalarından daha faziletlidir.

    İhramdan çıkma anında saç kesmek için ihramlı olmayan bir kimse bulunamazsa, ihramdan çıkma seviyesinde olan kimseler birbirlerinin saçlarını kesebilirler.

Sa'y nedir ? Nasıl sa'y yapılır?

Kişi tavafını bitirip, tavaf namazı kıldıktan sonra sa'y yapmaya hazırdır.

  Sa'y: Sözlükte " yürümek, koşmak" anlamlarına gelen sa'y kelimesi, terim olarak Safâ ve Merve tepeleri arasında yedi adet tur atmak demektir. Safâ ve Merve iki tepeciktir ve günümüzde bu tepeciklerin üstü kapatılarak üç katta tavaf yapılabilecek şekilde düzenlenmiştir. Bu ritüel Hacer validemizin oğlu İsmail (a.s.) için su bulmak umuduyla bu iki tepecik arasında yedi adet tur atmasıyla oluşmuştur.
Safa Tepesi

Safa tepesi
    Sa'y yapmak, sadece bu iki tepe arasında yürümekten ibaret değildir. Bizim Hacer validemizin çektiği sıkıntıyı hissetmemiz mümkün değildir. Ama en azından bunu hayal etmeye çalışabiliriz. Bu tepeler Allah'a davetin, O'na kulluğun ve bu uğurda çekilen çilelerin şahitleridir. Allah'u Teala şöyle buyurmuştur: "Gerçekten Safâ ile Merve Allah'ın alâmetlerindendir. Onun için her kim hac veya umre niyetiyle Kâ'be'yi ziyaret ederse, bunları tavaf etmesinde ona bir günah yoktur. Her kim de gönlünden koparak bir hayır işlerse, şüphesiz Allah iyiliğin karşılığını verir, o her şeyi bilir." (Bakara, 2/158)
Merve Tepesi
Merve Tepesi

   Sa'y yapmaya Safâ tepesinden başlanarak, Merve tepesinde bitirilir. Safâ'dan Mere'ye bir gidiş bir şavt, geri dönüş de bir diğer şavttır. Toplam yedi şavt için Safâ'dan Merve'ye dört gidiş, Merve'den Safâ'ya üç dönüş yapılır. Kişi tepelere her varışında Kâbe yönüne doğru döner ve ellerini Kâbe'ye çevirerek selam verir ve dilediği şekilde dua eder.

   Aşağıdaki videoda Safâ'dan Merve'ye gidişin ve Merve'den Safâ'ya dönüşün bir kısmını görebilirsiniz.

 

21 Ocak 2015 Çarşamba

Tavaf nedir ? Nasıl tavaf yapılır ?

   Kişi Harem ya da Mikat sınırlarından birine ihramları üzerinde olduğu halde gidip, niyet edip, ihram namazını kıldıktan sonra Kabe-i Muazzama'nın bulunduğu yere gider. Şu halde kişi tavaf yapmaya hazırdır.
  Tavaf: Tavaf, usülüne uygun olarak Kâbe-i Muazzama'nın etrafında ibadet kastıyla yedi defa dönmektir.
      Tavaf yapmaya Haceru'l-Esved'in bulunduğu köşeden başlanır. Sol omuz Kâbe'ye dönük ve ondan ayrılmayacak şekilde Kâbe kapısı istikametinde yürünmeye başlanılır. Bir tur tamamlanıp da tekrar Haceru'l-Esved hizasına gelen kimse bir şavt tamamlamış olur. Tavafın tamamlanması için bu şekilde yedi adet tur atılması gerekir. Yedinci tur tamamlandığında tavaf da bitmiş olur.
      Aşağıdaki videoda nasıl tavaf yapılacağını görebilirsiniz.

  
    Her şavt tamamlandığında Haceru'l-Esved'e doğru iki el birden havaya kaldırılarak "Bismillahi Allahuekber" diyerek selam verilir. Sanki Haceru'l-Esved'e dokunulmuş gibi sağ el avuç içi öpülür. Eğer imkan varsa, tavaf kalabalık değilse ve kimseye eziyet omayacaksa Haceru'l-Esved öpülebilir. Ayrıca videoda da söyledikleri gibi, her şavt esnasında okunabilecek dualar vardır. Kitapçıklardaki bu dualar haricinde kişi istediği duayı da edebilir, istediği gibi Kur'an-ı Kerim okuyabilir. Bu kişinin o anki ruh haline bağlı olarak değişir.
Haceru'l-Esved'e Selam

    Tavaf tamamlandıktan sonra tavaf namazı kılmak, Hanefî mezhebine göre vaciptir. Bu namaz tek başına kılınır, cemaatle kılınması mekruhtur. Kişi tavafını tamamladıktan sonra Kâbe'de müsait olan her hangi bir yere geçer ve iki rekatlik bir namaz kılar. İlk rekatında zammı sure olarak Kâfirûn suresini, ikinci rekatta ise İhlas suresini okur. Bu namazı Makam-ı İbrahim'in arka taraflarında kılmak sünnettir. Ancak orası kalabalıksa ve bu hem namaz kılan kişiye, hem de oradakilere eziyet olacaksa, başka bir yerde kılması daha uygundur. Dediğim gibi, bu namaz Mescid-i Haram'ın herhangi bir yerinde de kılınabilir.

İhram Yasakları

    İhrama giren kimsenin uyması gereken bir takım kurallar vardır. Bunlar ihram yasakları olarak adlandırılır. Yasaklara uyulmadığı taktirde her bir yasağın ihlali için tayin edilmiş bir yaptırımı vardır ve bunlar yerine getirilmek zorundadır. Böylece umre ibadetinde zedelenen noktalar varsa, bunlar giderilmiş olur. Yani bu yaptırımların amacı cezalandırmak değil, ibadetin eksiklerini gidermektir. Bu yasakları yaptırımlarıyla birlikte aşağıdaki gibi ele alabiliriz.

 Umreyi Geçersiz Kılan İhram Yasağı
  Umre için ihrama giren bir kims, Hanefi mezhebine göre umrenin ruknü olan tavafın dört şavtını tamamlamadan cinsel ilişkiye girerse, umresi bozulmuş olur. Kişi yine de umresini yarıda bırakamaz. Devamında yapması gereken ne ise onları yapmalı. Daha sonrasında bu umreyi kaza etmeli ve küçükbaş bir hayvan kurban etmeli.

 Küçükbaş Hayvan Kesmeyi Gerektiren İhram Yasağı
  İhram yasaklarına uymamak ister kasıtlı isterse kasıtsız olsun, bu yaptırım uygulanması gerektiği sonucunu değiştirmez. Yani; kişi ihramlıyken uyursa ve onun haberi olmadan başka biri onun saçını keserse gerekli yaptırım mutlaka yerine getirilmelidir. Küçükbaş hayvan kesmeyi gerektiren yasakları şöyle sıralayabiliriz.

   1. Elbise ve Örtü 
   Bir gündüz ya da gece boyunca elbise, ayakkabı veya çorap giymek, yüzü örtmek ya da erkeklerin başlarını örtmesi kurban kesmeyi gerektirir. 

   2. Tıraş veya Kısaltma  
   Başın veya sakalın tamamını ya da en az dörtte birini tıraş etmek ya da kısaltmak kurban kesmeyi gerektirir. Ensenin tamamnı tıraş etmek de kurban kesmeyi gerektirir. 

   3. Koku
   Koku yasağı, bizzat kendisi koku kaynağı olan yağlar, tütsüler ve parfümler olduğu kadar, koku içeren sabun, deterjan, şampuan, ıslak mendil gibi maddeleri de kapsamaktadır. 
   Bütün vücuda veya bir organın tamamına aynı yerde ve bir defada koku sürmek kurban kesmeyi gerektirir. Her organa ayrı yer ve zamanlarda koku sürülmesi durumunda her organ için ayrı ayrı kurban kesilmelidir.

 4. Tırnak Kesme 
 El ve ayakların bütün tırnaklarının aynı zaman ve mekanda bir defada kesilmesi kurban kesmeyi gerektirir. Kırılan tırnakların koparılması ya da kesilip atılması herhangi bir cezayı gerektirmez.

 5. Cinsel Yakınlaşma
 Bir kimsenin cinsel yönden eşiyle yakınlaşması bir kurban kesmeyi gerektirir. Umrede tavaf ve sa'y yapıldıktan sonra cinsel ilişkiye girilmesi umreyi bozmaz ama yine de kurban kesmek gerekir.

  Fıtır Sadakası Vermeyi Gerektiren İhram Yasakları
  Cezası kurban kesmek olan ihram yasakları, tam olarak gerçekleşmezse, fıtır sadakası vermek gerekir. Bu, ibadetteki kusurları gidermiş olur. Örneğin; bir ügündüz ya da geceden az süreyle çorap ya da ayakkabı giymenin karşılığı fıtır sadakası vermektir. Saç veya sakalın dörtte birinden daha az bir kısmını kesmek de fıtır sadakası vermeyi gerektirir. Bir organın bir kısmına koku sürmenin karşılığı da fıtır sadakasıdır. El ve ayaklardaki tırnakların tamamının değil de bir kısmının kesilmesi de fıtır sadakasıyla giderilebilecek bir eksikliktir.

20 Ocak 2015 Salı

Niyet ve İhram Duası

      İhrama girmek için niyet edilir ve telbiye getirilir.

      İki rekat ihram namazından sonra umre ibadeti için ihrama girmeye şöyle niyet edilir:
      اللهم اني اريد العمرة فيسرها لي و تقبلها مني
      " Allah'ım, senin rızan için umre yapmak istiyorum. Bunu bana kolaylaştır ve kabul et. "

      İhrama giren kişi niyetten sonra telbiye getirir. Telbiye şöyle getirilir:
      لَبَّيْكَ اللَّهُمَّ لَبَّيْكَ لَا شَرِيكَ لَكَ لَبَّيْكَ إِنَّ الْحَمْدَ وَالنِّعْمَةَ لَكَ وَالْمُلْكَ لَا شَرِيكَ لَكَ
    " Buyur Allah'ım buyur, emrine geldim. Buyur Allah'ım, senin hiçbir ortağın yoktur. Hamd sanadır. Nimet ve hükümranlık da senindir. Senin hiçbir ortağım yoktur. "

İhrama Girme Yerleri: Harem ve Mikat Sınırları

       Allah-u Tealâ "evim" buyurduğu Kâbe'nin etrafını dokunulmaz kılmıştır. Bu dokunulmazlığın çevrelediği alana Harem denir. Bu, o bölgedeki hayvanların ve bitkilerin dokunulmaz olduğu anlamına gelir. Zrarlı olanları dışında burada bulunan bitkilerin kopartılması ve hayvanların öldürülmesi haramdır.
    
       Harem Sınırları
       Harem bölgesinin sınırlarının ilk olarak Cebrail'in (a.s.) bildirmesiyle Hz. İbrahim (a.s.) belirlemiştir. Hz. Muhammed ise bu sınırları gösteren işaretleri yenilemiştir. Mekke-i Mükerreme'nin etrafında altı yönde bulunan altı mekan, Harem sınırlarını gösterir. Harem sınırlarını belirlemek ve sınırların yok olmamalarını sağlamak için ana yol kenarlarına alem taşları konulmuştur.
Alem Taşları

       Kabe-i Muazzama'ya en yakın olanından başlamak üzere Harem sınırlarını şöyle sıralayabiliriz:
       1. Ten'im: Âişe Mescidi olarak da bilinen bu mekan Medine-Mekke yolu üzerinde Kabe-i Muazzama'ya en yakın olan Harem sınırıdır.
Ten'im - Âişe Mescidi
       2. Edâetü Libn: Yemen yolu üzerindedir.
       3. Seniyyetü'l-Cebel: Irak yolu üzerindedir.
       4. Hudeybiye: Eski Cidde yolu üzerindedir.
Hudeybiye Bölgesi
       5. Batn-ı Nemire: Arafat sınırında bulunur.
       6. Cirâne: Taif yönünde Harem sınırlarının en uzak olanıdır.
Cirâne Mescidi

      Mîkat Sınırları
    Harem sınırları dışında kalan bölge, mîkat sınıflarına kadar "Hil" diye isimlendirilmiştir. Mîkat sınırları da altı noktada tespit edilmiştir: 
     1. Zülhuleyfe (Âbâr-i Ali, Ebyâru Ali): Medine'de Mescid-i Nebevî'nin yaklaşık 11 km  uzağında bulunan bu bölge, Mescid-i Haram'a 433 km mesafededir.
Zülhuleyfe Mescidi

     2. Râbiğ:  Kızıldeniz kenarında bulunan ve Mekke'ye 204 km uzaklıkta bulunan bir liman şehridir.
     3. Cuhfe: Kızıldeniz sahilinde 15 km, Mekke'ye 187 km mesafede bulunan bir yerleşim birimidir.
Cuhfe Mescidi

     4. Yelemlem: Yemen tarafından Mekke'ye 100 km mesafede bulunan Mikat yeridir.
     5. Karnu'l-Menazil: Necid bölgesi yönünde Mekke'ye 94 km mesafede bulunan Mikat yeridir.
     6. Zatü'l-Irk: Irak yönünden Mekke'ye 90 km mesefede bulunan Mikat yeridir.
Zatü'l-Irk


     İhrama girmek isteyen kimseler ihramlıkları üzerlerinde olduğu halde bu bölgelerden birine giderler ve ihrama girmeye niyet ederek ve telbiye getirerek ihrama girerler.

İhram nasıl giyilir ?

      İhramı tanımlarken, ihramın iki parça, temiz ve beyaz örtüden oluştuğunu söylemiştik. Bu örtüler genelde havludan yapılmış büyük parçalardır. Belden aşağısını örten kısma "izâr", baş hariç vücudun belden yukarısını örten kısma da "rida" denir.

      Aşağıdaki videoda ihramın nasıl giyildiğini görebilirsiniz.

İhram Nedir ? Tarifi, Rükûnları ve Vacipleri, Sünnetleri ve Bazı Hususlar

      İhram nedir ?
      Sözlükte "haram kılmak, kendini mahrum bırakmak, haram aylarına veya Harem bölgesine girmek" anlamlarına gelen ihram kelimesi, terim olarak hac veya umreye niyet eden kimsenin diğer zamanlarda yapması helal olan bazı davranışları ve bazı maddeleri hac ve umrenin rükünlerini veya bütün adabını tamamlayıncaya kadar kendine haram kılmasını ifade eder. Nitekim fıkıhta da ihram,
"belirli yasak ve kısıtlamalara giriş" veya "hac ve umre yasaklarına giriş niyeti" şeklinde tarif edilir. İhrama giren kişiye muhrim denir. İhramla birlikte erkeklerin dikişli elbise giymeleri yasak olduğundan Türkçe'de ihrama girmek tabiriyle, hac ve umre süresince giyilmek üzere hazırlanmış
beyaz renkli dikişsiz dokumaya bürünmek anlaşılmış, bu kumaşlar da ihram veya ihramlık diye adlandırılmıştır. Kadınlar için ise belirlenen bir ihramlık yoktur.

     İhramın Rükûnları
     İhrama girerken niyet etmek, bütün mezheplere göre rükundur yani farzdır. Hanefî mezhebinde telbiye getirmek de farzdır. Maliki mezhebinde vacip olan telbiye, Şafii ve Hanbeli mezheplerinde sünettir.

    İhramın Vacipleri
     İhramın vacipleri iki tanedir: 
     1. Mîkat sınırlarını geçmeden ihrama girmek,
     2. İhram yasaklarından sakınmak. 

   İhramın Sünnetleri
    1. İhrama girmeden önce bedeni temizlemek, tıraş olmak ve tırnakları kesmek sünnettir.
    2. İhrama girmek isteyen kişi abdestli olsa bile yeniden gusül abdesti alması sünnettir.
    3. Erkeklerin ihrama giymeden önce çorap ve iç çamaşırları da dahil tüm kıyafetlerini çıkarması vaciptir. Bunun yerine dikişsiz iki parça örtü sarınırlar. Elbisenin iki parçadan oluşması ve beyaz renginde, temiz ve yeni yıkanmış olması sünnete uygun bulunmuştur. Kadınlar ise üzerlerinde bulunan elbiseleriyle ihrama girerler. Ancak yüzlerini örtmezler. Çünkü Hz. Muhammed (s.a.v) "İhramlı kadın yüzünü örtmez." (Ebu Davud, Menasik, 33) buyurmuştur.
    4. İhrama girmeden önce güzel koku sürünmek müstehaptır. Sürülen kokunun ihrama girdikten sonra bedende kalmasında bir sakınca yoktur.
    5. Kerahet vakti değilse, ihrama girdikten sonra 2 rekat namaz kılmak sünnettir.  Bu namazın birinci rekatında Fatiha'dan sonra Kafirun suresini, ikinci rekatta da İhlas suresini okumak failetli bulunmuştur.

Umrenin Tarifi, Farzları, Vacipleri ve Zamanı

    Umrenin Tarifi
      Daha önce de söylediğim gibi umre, Kâbe'nin ziyaret edildiği bir ibadettir.
Umre yapmak için,
      - ihrama girilir,
      - tavaf yapılır,
      - Safâ ve Merve tepeleri arasında sa'y edilir ve,
      - saç tıraş edilerek veya kısaltılarak ihramdan çıkılır.

   Umrenin Farzları
   Hanefî mezhebine göre umrenin iki farzı vardır:
    1. İhrama girmek,
    2. Kâbe'yi tavaf etmek.

    Şâfiî mezhebine göre bu ikisine ek olarak sa'y etmek ve tıraş olmak da umrenin farzlarındandır.

    Umrenin Vacipleri
   Umrenin vacipleri iki tanedir:
    1. Safa ve Merve tepeleri arasında sa'y yapmak,
    2. Sa'y yaptıktan sonra tıraş olarak veya saçları kısaltarak ihramdan çıkmak.

  Umrenin Zamanı
    Umre ibadeti her zaman yapılabilir. Bunun için belirlenmiş özel bir vakit yoktur. Yalnızca Haneî mezhebine göre arefe günü ile Kurban bayramının dört gününde umre yapılması tahrimen mekruh görülmüştür.   

19 Ocak 2015 Pazartesi

Umrenin Tanımı ve Hükmü

Sözlükte “ziyaret, Kâbe ziyareti; imar” anlamlarına gelen umre fıkıhta ihrama girerek Kâbe’yi tavaf edip Safâ ile Merve arasında sa‘y yapmayı ifade eder. Yapılma şekli ve mekanı bakımından umre ve hac ibadetinin ortak noktaları vardır. Ancak hac yılın belli bir zamanı yapılması gereken bir ibadettir. Umre ibadetine ise ayrılmış özel bir vakit yoktur. Hanefi ve Hanbeli mezheplerine göre kişinin hayatında bir defa umre yapması müekked sünnettir. Şâfiî ve Hanbelî mezheplerinde tercih edilen görüşe göre hayatta bir defa umre yapmak farzdır. Şâfiî ve Hanbelîler umrenin farziyeti hususunda, “Hac ve umreyi Allah için tamamlayınız” âyetindeki emri (el-Bakara 2/196) delil gösterirler. Anılan âyetteki emri, başlanan hac ve umrenin yarım bırakılmaması şeklinde yorumlayan Hanefîler ve Mâlikîler umrenin sünnet oluşuna Hz. Peygamber’in hadisini delil getirmişlerdir. Resûlullah umrenin vâcip olup olmadığı sorulduğunda, “Hayır, fakat umre yapmanız daha faziletlidir” karşılığını vermiş (Tirmizî, “Ĥac”, 88)